Meslektaşlarımız tarafından kamu hastaneleri acil servislerinde uzman hekimlere tutturulan nöbetlerin yasal dayanağının olup olmadığı hakkında bilgi talep edilmiştir.
Bursa Tabip Odası Hukuk Danışmanı Av. Nilgün Berk’in konuyla ilgili hazırladığı görüş ektedir.
————————-
Yataklı Tedavi Kurumları İşletme Yönetmeliği’nin 43. maddesinde “Tabip Nöbetleri” düzenlenmiştir. Buna göre;
“C) Acil nöbetler: Uzman durumu müsait olan kurumlarda lüzum görülen branşlar için normal nöbete ilave olarak ayrıca acil nöbeti konulabilir. Bu takdirde acil nöbetine iştirak edecek diğer sağlık ve yardımcı sağlık personelinin kimler olacağını ve bunların miktarını baştabip tesbit eder.
Acil nöbeti tutanlar bir başka nöbete dahil edilmezler. Acil nöbeti tutan uzmanın talebi üzerine yapılacak, çağrıya ilgili dal uzmanı ve diğer personel uymaya zorunludur.”
Nöbet; hekimin eğitimini aldığı ve bilfiil icra ettiği branşın nöbetidir.
Hekimin kendi branşıyla ilgili olmayan vakalara, ilgili dal uzmanının müdahale edeceği de açıkça belirtilmiştir. Dolayısıyla göz hastalıkları uzmanı bir hekimin, farklı uzmanlık dallarının değerlendirmesi gereken başvurulara bakmak üzere acil/karantina nöbetiyle görevlendirilmesi ilgili (nöbete ilişkin kuralları düzenleyen) mevzuata uygun değildir.
Bu düzenleme acil sağlık hizmetlerini düzenleyen hukuk kurallarını da ihlal etmektedir. Acil Sağlık Hizmetleri Yönetmeliği’nin 15. maddesinde de;
“Hizmetler; uzman tabip sorumluluğunda, acil sağlık hizmetleri konusunda eğitim görmüş, tecrübeli ve yeter sayıda tabibin, hemşirenin ve diğer personelin de katılımı ile bir bütün olarak yürütülecek şekilde organize edilir. Bütün görevlilerin acil servis birimindeki görev, yetki ve sorumlulukları yazılı olarak hazırlanır ve acil serviste görülebilecek bir yere asılır.
Bu birimlerde görevlendirilecek personel; hizmetin hedefleri, çalışma standartları, görevleri, yetkileri ve sorumlulukları konusunda hizmet öncesi resmi bir eğitim programına alınır, hizmet sırasında sürekli izlenir ve sonuçlar periyodik olarak değerlendirilir.”
Hekimin diğer branşların hastaları ile ilgili yapması gereken ise öncelikle “ilk yardım”dır ve bunun hukuki dayanakları: Tıbbi Deontoloji Nizamnamesi, Madde:3- “Tabip, vazifesi ve ihtisası ne olursa olsun gerekli bakımın sağlanmadığı acil vakalarda mücbir sebep olmadıkça, ilk yardımda bulunur.”
Hekimlik Meslek Etiği Kuralları 10’uncu maddesi: “Hekim, görevi ve uzmanlığı ne olursa olsun, gerekli tıbbi girişimlerin yapılmadığı acil durumlarda, ilk yardımda bulunur.” İbareleridir.Acil tıp hizmeti ile ilk yardım farklı şeylerdir.
Mevzuatta bazı branşların acil hastaları bulunmadığı, bu branşların acilde nöbet tutmayıp idari nöbet tutacakları belirtilmiştir. Bu branş hekimlerine acil nöbeti yazılamaz. Bu branşların hangileri olduğu mevzuatta şu şekilde belirtilmiştir:
Yataklı Sağlık Tesislerinde Acil Servis Hizmetlerinin Uygulama Usul Ve Esasları Hakkında Tebliğ, Madde 12/4: “Müstakil acil branş nöbetleri, öncelikle iç hastalıkları, genel cerrahi, kadın hastalıkları ve doğum, çocuk sağlığı ve hastalıkları, beyin cerrahi ile ortopedi ve travmatoloji, kardiyoloji, nöroloji, anestezi ve reanimasyon branşlarında düzenlenir. Bu branşlarla birlikte, ilave olarak, hasta yoğunluğuna göre uzman tabip sayısı yeterli olan klinisyen branşlarda müstakil acil branş nöbeti düzenlenebilir. Acil uzman tabip nöbeti gerektirmeyen fizik tedavi ve rehabilitasyon, cildiye gibi klinik branşlar ile biyokimya ve patoloji gibi diğer branşlardaki klinisyen olmayan uzman tabipler idari uzman tabip nöbetine dahil edilir.”
Yeter sayıda Acil Tıp uzmanının bulunduğu Acil servislerde hastayı aslen bu uzmanların görmesi zorunludur: Yataklı Sağlık Tesislerinde Acil Servis Hizmetlerinin Uygulama Usul Ve Esasları Hakkında Tebliğ’de;
MADDE 11 – (1) Acil servislerde var ise acil tıp uzmanı, bulunmaması halinde baştabibin görevlendireceği bir baştabip yardımcısı veya bir uzman tabip ya da bir tabip acil servis sorumlu tabibi olarak görev yapar. Yeterli sayıda acil tıp uzmanı bulunan sağlık tesislerinde acil servise başvuran vakaların, bu uzmanların denetim ve sorumluluğunda değerlendirilmesi gerekir. Sağlık tesisinde tek acil tıp uzmanının bulunması hâlinde bu değerlendirme mesai saatleri ile sınırlıdır. Acil serviste Ek-1’de gösterilen uzman tabip, tabip ve hemşire asgari standardına ilave olarak hizmetin yoğunluğu ve vakaların niteliğine göre acil servisin bu Tebliğ uyarınca belirlenen seviyesinin gerektirdiği, acil sağlık hizmetleri ihtiyacını karşılayacak nitelik ve nicelikte sağlık ve diğer personel planlaması yapılır.” şeklinde ifade edilmiştir.
“Acil kapı nöbeti” ifadesi mevzuatta Triyaj olarak geçmektedir, Triyajı yapacak görevliler arasında “Uzman tabip” yoktur:
Yataklı Sağlık Tesislerinde Acil Servis Hizmetlerinin Uygulama Usul Ve Esasları Hakkında Tebliğ, Madde 8/(3):“Acil serviste ilk kayıt, güvenlik ve triyaj uygulaması için yeterli alan ayrılır. Triyaj uygulaması tabip veya acil tıp teknisyeni, hemşire, sağlık memuru (toplum sağlığı) ve benzeri nitelikteki sağlık personeli tarafından yapılır.Acil bakım ve triyaj uygulamasına ilişkin verilmesi gereken eğitimler, eğitimlerin müfredatı ve süresi ile eğitim verilecek merkezler Yükseköğretim Kurulu Başkanlığının ve ilgili diğer kurumların da görüşü alınarak Bakanlıkça belirlenir.”
Acil tıp uzmanlarının yeter sayıda bulunduğu acillerde (yeter sayı 5’tir); diğer uzman hekimler kendi branş hastalarına bakmak, ve icapçı uzmanları acile davet etmek konularında acil tıp uzmanına yardım amaçlı acil nöbeti tutabilir. Yoksa; acil tıp uzmanının nöbet tuttuğu bir acilde göğsü ağrıyan hastayı öncelikli olarak KBB uzmanı göremez.
Tıbbi deontoloji nizamnamesi, Madde:3- “Tabip, vazifesi ve ihtisası ne olursa olsun gerekli bakımın sağlanmadığı acil vakalarda mücbir sebep olmadıkça, ilk yardımda bulunur.”
ve Hekimlik meslek etiği kuralları 10’uncu maddesi: “Hekim, görevi ve uzmanlığı ne olursa olsun, gerekli tıbbi girişimlerin yapılmadığı acil durumlarda, ilk yardımda bulunur.” denilmektedir. Görüldüğü üzere her iki maddede de “ilk yardım” ifadesi geçmektedir.
Bu ifadeden yola çıkılarak “ genel tababet çerçevesinde her türlü tıbbi işlemi gerçekleştirme vazife ve yetkisini haiz bulunmaktadır” gibi bir yorum çıkarılamaz. Çünkü ilk yardım, sağlık personeli olmayan herhangi kişinin de eğitim sonrası yapabileceği girişimdir. Örnek olarak sürücü belgesi almış her birey ilk yardım eğitiminden geçmiştir. Burada fark, doktorun ilk yardım yapmaya zorunlu olmasıdır.
Sigorta şirketini bağlayan tek yasal metin hekimle yaptığı “bireysel” sözleşmedir. Bu sözleşme öncelikle kendi branşı ile ilgili hastalıklara karşı yapılmış, ödeyeceği prim de branşının risk katsayısına göre belirlenmiştir. Bir branş uzmanı acil serviste başka branşın hastasına tabii ki “ilk yardım” yapmalıdır ve sigorta bunu “mesleki faaliyet” kapsamında karşılamak zorundadır ancak “her türlü tıbbi müdahale” den doğacak sorumluluk, “genel tababet” kavramının muğlaklığı dolayısı ile karşılanmayabilir.
Hepsinden önemlisi maddi sorumluluk sigortasının cezai sorumluluğu engellemeyeceği gerçeğidir. Tıbbi hata yapan hekim hapis cezası alırsa yatmak zorunda kalacaktır. Bu yüzden acil servise başvuran hastaların hangilerinin “genel tababet” kapsamına gireceği çok önemlidir.
Patoloji, biyokimya, cildiye, fizik tedavi gibi acil hastası olmayan branşlara acil nöbeti yazılması mevzuata aykırıdır. Kbb, göz, üroloji, ortopedi gibi klinik branşlara acil nöbeti yazılabilir ancak kendi branşları dışındaki hastalara ilk yardım dışında müdahale, tanı ve tedavi yapmaya zorlanamaz. Malpraktis sigortasının acilde yapılacak “her türlü girişime” kefil olacağı ise şüphelidir.