Türk Tabipleri Birliği (TTB) Aile Hekimliği Kolu (AHEK), 4-5-6 Kasım 2022 tarihlerinde Eskişehir’de düzenlenen Orta Anadolu Bölge Toplantısı’nın sonuç bildirgesini 14 Kasım 2022 tarihinde çevrimiçi bir basın toplantısı ile paylaştı. Toplantıya TTB Merkez Konseyi II. Başkanı Dr. Ali İhsan Ökten, Merkez Konseyi üyeleri Dr. Adalet Çıbık, Dr. Aydın Şirin ve Dr. Kazım Doğan Eroğulları ile AHEK Yürütme Kurulu üyeleri katıldı.
Basın toplantısının açılışında konuşan TTB Merkez Konseyi üyesi Dr. Kazım Doğan Eroğulları, İstanbul Taksim’de düzenlenen bombalı terör saldırısını kınayarak; yaşamını yitirenlerin yakınlarına başsağlığı, yaralananlara acil şifalar dileyerek söze başladı. TTB’nin 70 yıldır insan yaşamını ve hekimlik değerlerini savunduğunu hatırlatan Eroğulları, bu nedenle haksız ve hukuksuz bir biçimde tutuklu bulunan Merkez Konseyi Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı’nın derhal serbest bırakılması çağrısı yaptı. TTB’nin yürüttüğü mücadelelerin sadece hekimlerin hakları için değil, aynı zamanda toplumun sağlık hakkı için olduğunu kaydeden Eroğulları, “Biz toplumun hasta olup tedavi edilmesini değil, toplumun hasta olmamasını önemsiyoruz. Bu nedenle koruyucu sağlık hizmetlerinin önemini toplumla paylaşıyoruz” dedi.
AHEK Yürütme Kurulu Başkanı Dr. Emrah Kırımlı da sözlerine Taksim saldırısını kınayarak başladı. Aile hekimliği sistemine ilk geçen illerden Eskişehir’de koruyucu sağlık hizmetinde büyük sorunlar yaşandığını aktaran Kırımlı, yaşanan ekonomik sıkıntının çözümünün performans ya da teşvik sisteminde bulunamayacağını ifade etti. Kırımlı, sağlık emekçileri olarak hem emeklerini hem de toplumun sağlığını korumak için mücadeleyi sürdüreceklerini dile getirdi.
Eskişehir-Bilecik Tabip Odası Başkanı Dr. Muharrem Şenel ise aile sağlığı merkezlerine yapılan ziyaretlere çok olumlu dönüşler aldıklarını belirterek çalışmada emeği geçen herkese teşekkür etti. Şenel de son olarak terör saldırısını kınadı.
AHEK Sekreteri Dr. Sibel Uyan tarafından okunan metin ise şöyle:
Türk Tabipleri Birliği Aile Hekimliği Kolu
Orta Anadolu Bölge Toplantısı Sonuç Bildirgesi
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Aile Hekimliği Kolu (AHEK) Orta Anadolu Bölge Toplantısı Eskişehir-Bilecik Tabip Odası ev sahipliğinde Eskişehir, Bilecik, İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Şanlıurfa, Gaziantep, Balıkesir, Manisa ve Denizli’den aile hekimlerinin katılımlarıyla 4-5-6 Kasım 2022 tarihlerinde Eskişehir’de gerçekleştirildi.
TTB AHEK ve Eskişehir-Bilecik Tabip Odası üyelerinden üç ayrı ziyaret ekipleri oluşturularak 4 Kasım 2022 tarihinde Eskişehir ve Bilecik illerinde hizmet veren toplam 22 Aile Sağlığı Merkezi (ASM) ile yaklaşık 70 aile sağlığı birimi ziyaret edilerek aile hekimleri ve diğer sağlık çalışanlarıyla bir araya gelindi; çalışılan mekânlar, verilen hizmetler yerinde görüldü. Yapılan ziyaretlerde, görüşmelerde birinci basamak sağlık hizmetleri, ASM çalışanlarının çalışma koşulları, özlük hakları, yaşadıkları güçlükler konuşuldu, görüş ve önerileri alındı; bir sonraki gün Eskişehir Tabip Odası’nda gün boyunca yapılacak toplantıya davet edildi.
TTB AHEK, Eskişehir’de örgütlenme temalı yapılan ikinci bölge toplantısının 5 Kasım günkü toplantısında bir önceki gün yapılan ziyaretler aktarılarak, bölgedeki ASM çalışanlarının temel sorunları, ihtiyaçları, örgütlenme olanakları değerlendirildi. Toplantının öğleden sonraki oturumlarında aile hekimlerinin ek ve teşvik ödemeleri başta olmak üzere yaşanan enflasyon karşısında eriyen ücretlerin yetersizliği, sözleşme fesihleri, güvencesiz çalışma ve sağlık çalışanına şiddet konuları ayrı ayrı görüşüldü.
Aynı gün TTB AHEK 2022-20224 dönemi sözleşme taleplerini içeren basın açıklaması kamuoyu ile paylaşıldı.
Toplantının son günü olan 6 Kasım 2022 tarihinde bölge toplantısının sonuç bildirgesi hazırlıkları ve program değerlendirilmesi yapılıp sonra etkinlik sonlandırıldı.
Orta Anadolu Bölge Toplantısı’na ev sahipliği yapan Eskişehir-Bilecik Tabip Odası yönetici ve üyelerine, toplantıya katılarak destek veren katkı sağlayan TTB Merkez Konseyi üyelerine teşekkür ediyor; bu çalışmanın birinci basamak sağlık çalışanlarına moral olacağı, dayanışma ve örgütlenmelerine yarar sağlayacağı, ayrıca ülkemizin sağlık ortamının katkı sağlayacağını düşünüyoruz.
“Temiz Hava İçin Pencerenizi Açın” Afişinin Asılı Olduğu ASM’de Pencere Yok!
Penceresiz odalarda, yemek kokuları ve düğün sesi eşiğinde sağlık hizmeti verilir mi?
Eskişehir ve Bilecik il merkezlerinde hizmet veren aile sağlığı merkezlerinin (ASM) pek çoğunun kamuya ait binalarda olmadığı, sağlık merkezi olarak inşa edilmeyen, içerisinin aile hekimlerinin kendi çabalarıyla sadece “mevzuatta yazılan asgari standartlar” uygun hale getirilmeye çalışılmış olsa da sağlık hizmeti vermeye uygun olmayan yetersiz kiralık binalarda hizmet verildiği görülmüştür. Hizmet verilen mekânının hastanın araçla ulaşımına uygun olmadığı, araç park etmeye olanak olmadığı gibi, otoparkın bulunmadığı, önünde oturulacak bekleme alanlarının olmadığı, apartman binalarının dükkanların altında ya da cemevi, düğün salonları altında kiralanan havalandırma ve penceresi olmayan ASM’lerin olduğu görülmüştür.
Kamu binası olmayan ASM’ler için aile hekimlerinin ciddi maddi kaynak ayırdıkları, bu binaların çoğunun tek girişli olduğu, engelli hastaların erişiminde aksaklıklar yaşanabileceği, acil durumlarda binanın boşaltılmasının sorun yaratabileceği, hekimlerin dinlenme odalarının olmadığı gibi hastaların da beklenme alanlarının yetersiz olduğu görülmüştür.
Kamu binası olan yaklaşık 17-18 birimlik ASM binasının (eski Eskişehir il sağlık müdürlüğü binası) 6 yıl önce yıkılıp otopark yapılmış olduğu görülmüştür.
Sağlık Bakanlığı’nın görev ve sorumluktan kaçarak ASM bina ihtiyacını karşılanması işini aile hekimlerinin sırtına yüklediği, aile hekimlerinin birlikte, dayanışma içinde örgütlü davranma eksikliği hem kendilerine manevi ve maddi zarara uğrattığını maalesef bu durumun normalleştirildiği gözlemlenmiştir.
Yalnızlaştırılan, tüketilen ve mutsuz edilen aile hekimleri ne yapsın?
İkinci basamakta yaşanan hasta yığılmaları ASM’lere olan hasta talebini artırıyor, basamaklar arası sevk zinciri hâlâ kurulamadığı için hastaların ve çalışanların zorluklarını artırıyor. Hekimlerin ASM’de artık en çok yaptıkları ve kaygılarının, kapıda bekleyen hastalarının eksiksiz hepsine bakıp mağdur etmemek olduğunu dinledik.
Entegre sağlık hizmeti verilen bölgelerde hekimler acil nöbeti, evde bakım hizmetleri gibi ek yükler getirirken, esnek mesai sebebiyle geç saatlere kadar ASM’de çalışmak güvenlik sorunu oluşturduğunu öğrendik.
Ziyaret ettiğimiz ASM’lerde çalışan aile hekimi ve diğer sağlık çalışanlarının ağır iş yükü, yetersiz fiziki koşullar ve mobbinge varan yönetsel baskılar altında olduklarını, kendi arlarında bile yeterli bir iletişimin olmadığını, yalnızlaştırıldığı, adeta tüketildiği ve mutsuz oldukları gözlemledik.
HYP için: “Keşke yeterli düzeyde koruyucu sağlık hizmeti verebilseydik, yaptığımız işin mantığını anlayamıyorum!”
ASM çalışanlarına pozitif performans dayatmasıyla tedavi edici sağlık hizmetlerini önceleyen sağlık piyasasına can veren, sağlık çalışanlarına bürokratik işleme dönüşen ve epey zamanını alan uygulamanın adı olan Hastalık Yönetme Platformu’nun (HYP) ziyaret ettiğimiz ASM’lerde en çok yakınılan konular arasında olduğunu gördük. Çoğu aile hekiminin işlevli olduğuna inanmasa da ücret yetersizliği sebebiyle HYP yapmaya çalıştıklarını öğrendik.
HYP uygulamaların koruyucu sağlık hizmetlerinin temel ilkelerine uymadığını söyleyen bir aile hekimi “Keşke yeterli düzeyde koruyucu sağlık hizmeti verebilseydik, yaptığımız işin mantığını anlayamıyorum” derken; başka bir aile hekimi “Rakamsal değil niteliksel performans olsa, enerjimizi gereksiz işler yerine koruyucu sağlık hizmetlerine harcasaydım” diye yakındı. Bir diğer aile hekimi arkadaşımız “Teşvik ve performans ile çalışmayı onur kırıcı buluyorum” diyerek HYP ve diğer performansa bağlı şartlara dayalı ödemelerin, ek görev ve sorumlukların birinci basamak koruyucu sağlık hizmetlerinden nasıl uzaklaşıldığını ve bu durumun sağlık çalışanlarını nasıl mutsuz kıldığını anlatmış oldu.
Hak aramak, sesini çıkarmak cezalandırılıyor! Güvencesiz çalışmak kabul edilemez!
Aile Hekimliği Ödeme Yönetmeliği ile düşünce ve önerilerini açıklayan, hak arayan ASM çalışanlarını cezalandıran bunun için adını ceza yönetmeliği olarak değiştirilen dayatmalara karşı bir yılı aşkın süredir meslek odaları ve sendikaların yaptığı mücadele ve iş bırakma eylemleri soruşturmaya bile gerek duyulmadan maaş kesintileri yapıldığını hatırlatıyoruz. Böylesi hukuka uygun olmayan maaş kesintileri, sonrasında açılan soruşturmalar, verilen ceza puanları ile sözleşme feshiyle karşı karşıya kalan bölgede çalışan bazı meslektaşlarımızın sorunları dile getirildi. Üstelik uzun süre iki birime hizmet veren arkadaşlarımıza mobbing düzeyinde esnek mesai denetimleri yapıldığını öğrendik. Ceza puanları, performansa dayalı tek taraflı sözleşmeli güvencesiz çalışma ASM sağlık çalışanlarının nitelikli sağlık hizmeti sunma, iyi hekimlik yapma isteklerini ve çabalarını zayıflattığı gözlemlendi.
Verilen cezalara yapılan itiraz çoğunlukla kabul edilmiş olsa da, yargıya başvurunun bürokratik ve parasal yük getirmesi ve bir de kaybedilme riski taşıması hak arama mücadelesini zayıflatmakta, bunun için meslek odalarından hukuki yardım almanın önemi olduğu hatırlatıldı.
Aile hekimlerine şiddetin sebepleri belli…
ASM çalışanlarına yönelik şiddete zemin hazırlayan nedenler; ASM’lerin fiziki koşullarının uygunsuzluğu, kışkırtılmış sağlık hizmeti talebinin artması, itibarsızlaştırma, caydırıcı güvenlik önlemlerinin alınmaması, şiddete karşı yeterli düzeyde yasal düzenlemelerin yapılmaması, koruyucu hekimlik faaliyetleri kapsamında bulunmayan aslen bilirkişilik gerektiren ehliyet, yivsiz av tüfeği, akli meleke raporu, sporcu lisansı vb. raporların vermeye zorlanması olarak belirlendi.
TTB ve tabip odalarının sağlık çalışanına şiddete karşı eğitici eğitimleri başlattığı, yakın zamanda cep telefonlarına uyarlanabilecek aplikasyonlar ile şiddet anında bir tuşla o ilin tabip odası ve yakınlarındaki hizmet sağlayıcılarının alarm edileceği hatırlatıldı.
Şiddeti azaltmak adına çalışma planında aile hekimlerin çalışma saatleri içinde 15-20 dakikalık kısa nefeslenme molalarının verilmesi, şiddete maruz kaldığında gerekirse hizmeti durdurması, aile hekimi değiştirilmesi talebinin dikkate alınması gibi öneriler benimsendi.
Aile hekimlerinin örgütlülüğü haklarını almanın ilk koşuludur
Eskişehir’in aile hekimliği sistemine ilk geçen pilot illerden biri olduğunu biliyoruz. Aile hekimliği sistemine geçildikten sonra meslek odalarıyla birinci basamak hekimleri arasın iletişim kopukluğu olduğu, yeni kurulan aile hekimi derneklerinin de aile hekimleri arasında beklenen yeterli bir örgütlenme sağlayamadığı gözlemlenmiştir. Bölgede aile hekimlerinin hak arama mücadelesinde ve sorunların çözümü konusunda yalnızlaştırılması, örgütlü davranmada yaşanılan sorunlar ve kaygıları olsa da aile hekimlerinin kendi küçük gruplarında dayanışma içinde örgütlü olma istek ve çabaları oldukça önemli olduğu anlaşılmıştır. Örgütlenme sürecinde her zaman olduğu gibi Eskişehir-Bilecik Tabip Odası ve TTB AHEK’in daha fazla çaba sarf edeceği, oda olanaklarının seferber edilerek aile hekimleri arasında iyi bir iletişim, hakları için yeterli bir mücadele olanağı yaratılacağı ortak görüşü oluştu.
Ziyaret edilen ASM’ler:
Eskişehir: Tepebaşı Anadolu ASM, Büyükdere ASM, Yenikent ASM, Fazilet ASM, Emek ASM, 71 Evler ASM, Bahçelievler ASM, Bulvar ASM, Vişnelik ASM, Kırmızıtoprak ASM, Örnek ASM, İstiklal ASM, Adalar ASM, Hoşnudiye ASM
Bilecik: 1 Nolu ASM, 4 Nolu ASM, 11 Nolu ASM, Pazaryeri ASM
Bozüyük: 1 Nolu ASM, 3 Nolu ASM, 4 Nolu ASM, 7 Nolu ASM
Türk Tabipleri Birliği Aile Hekimliği Kolu