Anayasa Mahkemesi (Bir Kez Daha) İptal Etti
HUKUKLA, HEKİMLERLE, HEKİM ÖRGÜTÜYLE, KAVGA EDEREK “TAM GÜN” OLMAZ!
Anayasa Mahkemesi “Tam Gün”ü (bir kez daha) iptal etti
Önce süreci kısaca özetleyelim.
“Üniversite ve Sağlık Personelinin Tam Gün Çalışmasına Dair” 21 Ocak 2010 tarih ve 5947 sayılı Kanun’un Tam Gün çalışmayla ilgili hükümleri Anayasa Mahkemesi tarafından 16 Temmuz 2010 tarihinde iptal edildi.
Sağlık Bakanlığı’nın iptal kararının üniversite öğretim üyeleri dışındaki kamu çalışanı hekimler açısından geçerli olmadığı şeklindeki işlemi de Danıştay 5. Dairesi kararıyla durduruldu.
Hükümet; “Tam Gün”ü bu kez 26 Ağustos 2011 Resmi Gazete’de yayımlanan 650 sayılı “Adalet Bakanlığı’nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname (KHK)”nin içine gizleyerek getirdi.
Türk Tabipleri Birliği (TTB) olarak Hükümet’in bu hukuk dışı tutumunu “Belli ki ayıplarını gizlemeye çalışmışlar” diyerek değerlendirmiş ve sormuştuk:
“Adalet Bakanlığı’nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında KHK ile ‘Tam Gün’ün ne ilgisi vardır?
Kamuda çalışan hekimlerle ilgili bir düzenleme nasıl bir aciliyet ve hayatîyet taşıyordu ki, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışı bile beklenemedi?
Anayasa Mahkemesi ve Danıştay’ın kararları Hükümet’in çıkardığı bir KHK ile yok sayılacaksa bu ülkede yargı organları ne işe yarar?
‘Tam Gün’le ilgili bir düzenleme bile Hükümet tarafından yayınlanan bir KHK ile getirilecekse eğer, bu ülkede yasama organı ne iş yapar?
‘Demokrasi var’ denilen yerde böyle hukuksuzluk olur mu?”
Anayasa Mahkemesi 18 Temmuz 2012 günü 650 sayılı KHK ile ilgili verdiği kararda, Bakanlar Kurulu’na KHK çıkarma yetkisi veren 6223 sayılı Yetki Kanunu kapsamında olmaması gerekçesiyle “Tam Gün”le ilgili düzenlemeleri bir kez daha iptal etti. iptal kararının, Resmi Gazetede yayınlanmasından altı ay sonra yürürlüğe girmesini kararlaştırdı.
Hukuk sistemimizde Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği hükümlerin yerine önceki kanun hükümlerinin otomatik olarak yürürlüğe girmesi kabul edilmemiştir. Anayasa Mahkemesi 650 sayılı KHK’da iptal ettiği pek çok madde nedeniyle oluşacak boşluğun Anayasa’ya uygun bir biçimde giderilmesi için yasama organına 6 ay süre vermiştir. Kararın yürürlüğe girmesi için konulan altı aylık süre Anayasa’ya aykırılığı saptanan bütün hükümlerin uygulanmasına devam edileceği anlamına gelmemektedir.
Anayasa Mahkemesinin iptal kararından sonra bugün itibariyle;
1. Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan hekimlerin bu çalışmalarının yanı sıra, ikinci bir işte çalışmalarını ya da muayenehane açarak mesleklerini serbest olarak icra etmelerini yasaklayan kurallar Anayasaya aykırı bulunmuştur. Yasağı uygulamaya devam etmek hukuk dışı olacaktır.
2. 650 sayılı KHK nedeniyle muayenehanesi İl Sağlık Müdürlükleri tarafından kapatılan ve bu işlemlerin iptali istemiyle idari yargıda dava açan hekimlerin muayenehanelerini açtıkları tarih dikkate alınarak kazanılmış haklarının korunması gerekir.
3. 650 sayılı KHK nedeniyle birçok hekim muayenehanesini kapatmak, işyeri hekimliğini bırakmak, çalıştığı özel sağlık kurumundan ayrılmak, ücretsiz izne çıkmak, istifa etmek, erken emekliye ayrılmak gibi bir dizi nedenle ciddi mağduriyetlere uğramıştır. Hukuksuzluğu Anayasa Mahkemesi tarafından da hükme bağlanan 650 sayılı KHK uygulamaları nedeniyle mağdur olan hekimlerin zararları Sağlık Bakanlığı tarafından acilen tazmin edilmelidir.
4. Öğretim üyelerinin eğitim, uygulama, araştırma hizmetlerinin bir parçası olarak hastalara tanı ve tedavi hizmeti vermesinin önündeki bütün engeller derhal kaldırılmalıdır.
Daha önce defalarca söyledik, bir kez daha söylüyoruz;
AKP Hükümeti’nin “Tam Gün” ısrarı hekimler ve hastalar yararına değil, özel hastane patronları yararına yapılan bir düzenlemedir. Amaç kamu sağlık kurumlarında çalışan hekimlerin daha iyi hizmet vermesi ya da hastaların sağlık hizmetine daha kolay ulaşması değil, hekim emeğinin ucuzlatılmasıdır. Nitekim; 650 sayılı KHK’nın yayınlanmasından sadece birkaç hafta sonra Sağlık Bakanlığı ile özel hastane patronlarının kuruluşu olan OHSAD (Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği) arasında düzenlenen “Mutabakat Metni” ile özelde çalışan hekimlerin ücretlerinin düşürülmesi konusunda anlaşmaya varılmıştır.
Gerçek niyetin herkes tarafından böylece bilinir olması nedeniyle, Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın “Biz, millet muayenehanelere mahkûm olmasın, rahatça hizmet alsın diye bunu yapıyoruz.” sözlerine ve muayenehanesi olan hekimlere yönelik haksız ithamlarına artık cevap bile vermek istemiyoruz. (Sadece hatırlatıyoruz; Erzurum’da hem öğretim üyeliği yapıp hem de muayenehane çalıştıran bizzat kendisi idi.)
Sonuç olarak;
Anayasa Mahkemesi “Tam Gün”ü (bir kez daha) iptal etmiştir ve Sağlık Bakanı’nın “tüm gün” hukukla, hekimlerle, hekim örgütüyle inatlaşarak, kavga ederek “Tam Gün”ün ol(a)mayacağını artık anlaması gerekmektedir.
TTB’nin ve hekimlerin gerçek bir Tam Süre çalışma için görüşleri ve talepleri açıktır:
1. Sağlıkta ticarileştirmeyi/özelleştirmeyi/tekelleşmeyi hedefleyen, bu amaçla hekimliği değersizleştiren, hekimleri itibarsızlaştıran, hekim emeğini ucuzlatan, mesleki bağımsızlığımızı yok eden sağlık politikalarından vazgeçilmelidir.
2. Mesleğini serbest olarak icra etmeyi tercih eden hekimlerin önündeki idari, mali, bürokratik bütün engeller kaldırılmalıdır.
3. Hekimlik mesleğinin insancıl özünü tahrip eden; hastayı müşteriye, hekimi tüccara, hastaneleri ticarethanelere çeviren “performansa dayalı ücretlendirme” uygulaması sona erdirilmelidir.
4. Mesleğini kamu sağlık kurumlarında icra etmeyi tercih eden hekimler için Tam Süre çalışma uygulaması; yaşamlarını ve mesleklerini tek bir işte çalışarak sürdürebilecekleri; eğitimlerinin, emeklerinin, mesleki bilgi, beceri ve birikimlerinin karşılığı olan GÜVENCELİ, KALICI, EMEKLİLİĞE YANSIYAN ücretleri içermelidir.
5. TTB’nin bu amaçla hazırladığı “Sağlık Personelinin Tam Süre Çalışmasına Ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı Önerisi” Sağlık Bakanlığı tarafından ciddi olarak değerlendirilmelidir.
6. Tam Süre çalışmayla ilgili bütün süreçler bütün hekimlerin görüş, değerlendirme, eleştiri ve kararlarını açık, şeffaf, demokratik ve katılımcı bir ortamda ifade edebilecekleri koşullarda yürütülmelidir.
Türk Tabipleri Birliği, hekimlerin ve hastaların yararına olacağına inandığı böyle bir Tam Süre çalışma için Sağlık Bakanlığı’yla müzakereye açıktır.
Haksız, hukuksuz, sahte “Tam Gün” girişimlerine karşı ise mücadelesini sonuna kadar sürdürmeye kararlıdır.