Tabip Odaları gücünü T.C Anayasası 135. Maddesi ve 6023 sayılı Türk Tabipleri Birliği Kanunu’ndan alan hem hekimlerin meslek örgütü hem de halk sağlığından sorumlu kamu kurumu niteliğinde bir kuruluştur. Türk Tabipler Birliği Türkiye’deki hekimlerin temsilcisi olup Bursa Tabip Odası ise Bursa’daki hekimlerin haklarının ve mesleki bağımsızlığının güvencesidir.
Dünya Tabipler Birliği’nin 62. Genel Kurulu’nda kabul edilen “Ülke Tabip Birliklerinin Bağımsızlığıyla ilgili DTB Kararı”nda şöyle denmektedir:
“Tabip odaları, tıp mesleğinin görüşlerini yansıtır. Bu bağlamdaki uğraşlar arasında, meslekte etik kurallara uyulması, nitelikli tıbbi bakım ve hizmet sağlanması ve mesleği icra eden herkesin yüksek standartlara bağlı kalması da yer almaktadır.”
Ülkemizde ne yazık ki 12 Eylül’ün sağlık alanında yarattığı tahribatlar saymakla bitmemekle birlikte unutulmaması gereken bir nokta da kamuda çalışan hekimlerin Tabip Odaları’na üyeliklerinin kaldırılması olmuştur. Meslek örgütleri, üyelerinin mesleki faaliyetlerini ve davranışlarını düzenlemede merkezi bir rol oynamalıdır. 1982’de çıkartılan anayasa ile kamuda çalışan hekimlerin üye zorunlulukları kaldırılarak merkezi rol oynaması gereken Türk Tabipler Birliği’ne zarar verilmiş. 2011 yılında çıkartılan “663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname” ile ise Tabip Odalarının yetkileri kısıtlanmıştır.
Gelişmiş ülkelerin hemen hemen tamamında tabip örgütlerine üye olma zorunluluğu mevcuttur. Bu zorunluluk bir gereklilikten kaynaklanmaktadır. Tabip Odaları kendilerine üye olmak için başvuran hekimleri titizlikle incelemekte ve tüm belgelerin aslı kontrol edildikten sonra hekimleri üye olarak kabul etmektedir.
Bursa Tabip Odası tarihinde şimdiye kadar “sahte doktor” çıkmamış ve çıkmayacaktır.
Türk Tabipler Birliği’ne yapılan baskıların hedefi otoritenin her alanda her sözü belirleme arzusudur. Meslek örgütleri, meslek etiğini belirlemekte, mesleki denetimi yapmakta ve mesleğin toplum yararına uygulanıp sürdürebilmesini sağlamak için çalışmaktadır. Otoritenin kendi istedikleri dışında söylemler üretilmesine tahammülü yoktur ve tüm bu saldırıların arka planında yer alan da bu anlayıştır.
Son dönemde sıkça duymaya başladığımız “Sahte doktor” haberleri meslek örgütümüzün tüm hekimleri kapsayamamasından kaynaklıdır. Bu yüzden bir an önce tüm hekimlerin üye olma zorunluluğu geri getirilmelidir. Tabip odalarının yetki ve sorumlulukları, dünyanın gelişmiş ülkelerindeki tabip odalarının seviyesine getirilmesi çözümün ilk adımı olacaktır.
Bu yüzden tüm hekimlerimizi örgütümüze sahip çıkmaya davet ediyoruz.
Bursa Tabip Odası Yönetim Kurulu adına Genel Sekreter
Dr. Muhsin Güllü