Bu öneriler dikkate alınmaksızın, Meclis’teki sayısal çokluğa dayanılarak, etkin bir tartışma yürütülmeksizin çıkartılan Yasa halen Anayasa Mahkemesi önündedir.
Bu Yasa’ya dayanılarak 20 Temmuz’da çıkartılan İşyeri Hekimi ve Diğer Sağlık Personelinin Görev,Yetki,Sorumluluk ve Eğitimleri Hakkında Yönetmeliği ile ilgili olarak da hazırlık sürecinde Bakanlıkla yaklaşım ve önerilerimiz paylaşılmıştır. Ancak, sadece demokratik görüntü vermek adına yapılan toplantıda konuşulanların hiçbiri metne yansıtılmaksızın ilgili yönetmelik aynı şekilde yürürlüğe konulmuştur.
Yönetmelik bu haliyle işyeri hekimliğini bütünüyle taşeronlar eliyle verilen hizmete dönüştürmektedir. Ayrıca, işçi başına ayda 4 dakikada üç sayfa boyunca sıralanan görevlerin yapılması beklenmekte; eksik olduğunda ise işyeri hekimliği belgesinin iptaline varan yaptırımların uygulanabileceği düzenlenmektedir.
Pek çok açıdan hukuka aykırı olan Yönetmeliğin, işyeri hekimliği hizmetinin taşeron şirketten hizmet alımı suretiyle karşılanması, işyeri hekimliğini işverenin üstlenmesi, işyeri hekimlerinin çalışma süreleri ve tam gün işyeri hekimi çalıştırılması gereken işçi sayıları, halk sağlığı uzmanlarına işyeri hekimliği ve eğiticilik belgesi verilmemesi, kamuda görevli hekimlerin kurumlarında işyeri hekimi olarak görevlendirilmelerinde ve tam gün tek hekim olarak vardiyalı işletmelerde çalışanların çalışma sürelerinin bölünememesine ilişkin kuralların yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle Türk Tabipleri Birliği tarafından dava açıldı.
Gelişmeler ayrıca paylaşılacaktır.