29 Aralık 2005’i Yakılarak öldürülen 5 kadın işçiyi unutturmayacağız…
Zor günler yaşıyoruz. Zor.
Üç kuruş için Mustafakemalpaşa’da da 19 maden işçimiz, göz göre göre öldürüldü.
Ankara’nın ayazında TEKEL işçilerine su sıkılıyor. Haklı feryatları gaz bombasıyla boğmaya çalışılıyor. İdarenin başının "sizi istihdam edemeyeceğiz" kibri ile kapı önüne koymaya teşebbüs etmesine itiraz etmelerine bile tahammül edilemiyor.
İtfaiyeden sağlığa, eğitimden belediyelere kadar tüm kamu hizmetleri taşerona devrediyor. Kamusal olan ne varsa tasfiye ediliyor. Hakkını arayan itfaiye erine su sıkmayı yaratıcı bir komiklik sayanlar bile var.
25 Kasım’da hayatı durduran Demiryolcular, memuru kapı kulu kendini padişah sananlarca açığa almaya kalkılıyor. Demiryolcu sert çıkınca geri adım atılıyor.
Çalışan, üreten, emeğiyle geçenlere düşmanlıksaymakla bitecek gibi değil. Bu olup bitenler sadece bugünün sorunu da değil. 4 yıl önce 29 Aralık 2005 tarihinde, kaçak bir fabrikada, güvencesiz çalıştırılan, beş kadın işçi kardeşimizin yakılarak öldürülmesini acısı hala içimizi yakıyor.
Gece çıkan yangında "kaçmamaları için" üzerlerinden kilitlenerek yanan 15 yaşındaki Ayşe Denizdalan, 18 yaşındaki Sadife Düdüş, 21 yaşındaki Gülden Çiçek, 27 yaşındaki Necla Özveren ve üç aylık hamile 32 yaşındaki Sevgi Sesli’yi… Mustafakemalpaşa’nın Deveci köyündeki madende meydana gelen patlamada öldürülen Şenol Kurt, Ali Kazan, İzzet Kuşoğlu, Murat Aydın, Emir Ali Turhan, Murat Hanay, Mehmet Banbal, Seyit Ali Akduman, Mehmet Kuşoğlu, Yusuf Karaca, Erol Boran, Yunis Arçiçek, Ramazan Baştepe, Ertuğrul Demiray, Yahya Arabozan, Erol İkiz, Muammer Aktaş, Ahmet Çetin, Mehmet Çetin’i unutmayacak… UNUTTURMAYACAĞIZ.
Biliyoruz ki; iş sağlığı ve güvenliğialanında yaşanan yasal kuralların gevşetilmesini ve yetkililerin isçi hakkını açgözlü işverene peşkeş çekmeyi tercih ederek, denetleme görevini savsaklaması sonucu yaşanan bu ölümler hep birlikte karşı koymazsak sürüp gidecek.
Biliyoruz ki; sadece yaptıklarımızdan değil yapamadıklarımızdan da sorumluyuz. Bu sorumluluğa sahip çıkmak bugüne kadar yapamadığımız bu vahşeti durdurma görevini bugün yapmak için mücadeleyi yükseltiyoruz. 29 Aralık’ta sokağa çıkıyoruz.
Bursa Kadın Platformu, TÜRK-İŞ, DİSK, KESK, TMMOB, Tabip, Dişhekimi, Eczacı Odası öncülüğünde, tüm Bursa Herkese Sağlık ve Güvenli Gelecek PLatformu (BHSGGP) bileşenlerimizi, Bursa’nın tüm emekçileri, emek dostlarını bir araya gelmeye "AKP’ye sizin için yol bitti. Artık durun… Ölümleri, kovulmaları, dayattığının şiddeti durdurun" demeye çağırıyoruz.
29 Aralık 2009 Salı günü saat 18.00 de Setbaşı mahvel önünde toplanıyor…
Basın açıklaması yapmak üzere Orhangazi Parkına yürüyoruz…
Yaktığımız mumlarla adalet, iş, ekmek, özgürlük arıyoruz…
Pınar AYDOĞAN Candan COŞKUN
Bursa Kadın Platformu Bursa Herkese Sağlık Güv. Gel. Plt.