TTB tarafından KHK’nin hekimlerle ilgili hükümleri hakkında bir bilgi notu hazırlanmıştır.
650 Sayılı KHK ile hekimlere getirilen çalışma yasakları hakkında TTB web sayfasında;
26 Ağustos 2011 tarihinde kısa bilgiyi içeren bir açıklama,
27 Ağustos 2011 tarihinde hekimlerin çalıştıkları yerlere göre etkileri hakkında bir bilgi notu,
29 Ağustos 2011 tarihinde bir basın açıklaması,
yayınlanmıştır.
TTB tarafından KHK’nin hekimlerle ilgili hükümleri hakkında bir bilgi notu hazırlanmıştır. Bu bilgi notu 5 Eylül 2011 pazartesi (bugün) itibariyle, anamuhalefet partisi olarak Anayasa Mahkemesi’nde iptal davası açılması talebi ile Cumhuriyet Halk Partisi’ne iletilmiştir
Bayram tatili süresince meslektaşlarımızdan konuya ilişkin çok sayıda soru gelmiştir. Aşağıda bazıları tekrar olmak üzere meslektaşlarımıza bulundukları kurumlara göre bilgi ve önerileri içeren metnimiz yer almaktadır.
1- 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu kapsamında memur olan hekimler:
a) Muayenehanesi olan memur hekimler;
657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 28. maddesine bir ek yapılarak kamu sağlık kuruluşlarında çalışan hekimlerin mesai dışında muayenehane açarak ya da herhangi bir kuruluşta çalışarak meslek icra etmeleri yasaklanmıştır. Yasak geçiş dönemi hükmü olmadığından 26 Ağustos 2011 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Esasen Anayasanın 2. maddesi uyarınca Sağlık Bakanlığı’nın bir genel yazı ile bu konuda gerekli geçiş süresini hekimlere tanıması zorunludur.
Bu nedenle hekimlerden muayenehanesi olanlar, çalıştıkları sağlık kuruluşu aracılığı ile ya da doğrudan İl Sağlık Müdürlüklerine aşağıdaki şekilde bir dilekçe ile başvurabilirler: “650 Sayılı KHK hükümleri uyarınca her türlü hukuksal hakkım saklı kalmak üzere muayenehanemdeki serbest hekimlik faaliyetini durdurdum. Uygulama işlemleri çerçevesinde gereğini yapabilmem için; Anayasa Mahkemesi’nin 5947 Sayılı Yasaya ilişkin verdiği iptal kararı, Sağlık Bakanlığı’nın 16 Temmuz 2010 tarihli açıklamasına ilişkin Danıştay 5. Dairesinin iptal kararı ışığında 650 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümlerinin uygulanmasının ne şekilde yapılacağına ilişkin bilgilerin tarafıma bildirilmesi talebimi bilgilerinize sunarım. Saygılarımla”
Bu veya benzeri bir başvuruya yanıt verilmesi ya da doğrudan hekimlere yönelik bir duyurunun iletilmesi halinde, muayenehanelerin kapatılması yönündeki işlemle birlikte dayanak KHK hükümlerinin Anayasaya aykırılık itirazını içeren bir iptal davası yürütmeyi durdurma talebi ile idare mahkemesinde açılabilir. Genel nitelikte bir uygulama işlemi olması halinde bu işleme karşı doğrudan bir hukuki girişim başlatmak olanaklıdır.
Bilindiği üzere KHK hükümlerine karşı TTB’nin, uzmanlık derneklerinin ya da hekimlerin doğrudan Anayasa Mahkemesi’nde iptal davası açma hakları yoktur. 12 Eylül 2010 tarihinde yapılan referandumla kabul edilen Anayasa değişiklikleri içindeki bireysel başvuru hakkı bu konuyu kapsamamaktadır. Bu hükümlere karşı doğrudan anamuhalefet partisi olarak Cumhuriyet Halk Partisi ya da 105 milletvekili 26 Ağustosu takip eden 60 gün içinde Anayasa Mahkemesinde iptal davası açabilir.
Memur hekimlerin muayenehaneleri il sağlık müdürlükleri tarafından kapatılabilecektir. Yapılan bildirime karşın hekimlerin çalışmalarına devam etmeleri halinde 657 sayılı Kanunun 125. maddesi uyarınca kademe ilerlemesinin durdurulması cezası verilebilir. Memur hekimler muayenehanelerinin kapatılması ya da ceza verilmesi işlemlerine maruz kalmaları halinde bu işlemlere karşı idari yargıda iptal davası açabilir. Bu davada yasağa ilişkin Kanun hükmünün anayasaya aykırılığını ileri sürüp, itirazın görüşülmek üzere Anayasa Mahkemesine gönderilmesini isteyebilirler.
b) İşyeri hekimliği yapan memur hekimler:
657 sayılı Yasanın 28. maddesinde yapılan yeni düzenleme ile yalnızca özel sağlık kuruluşlarında çalışmak değil işyeri hekimliği yapmak da yasaklanmıştır. Memur hekimlerin, işyerinde işçilere koruyucu sağlık hizmeti vermesinin Sağlık Bakanı’nın iddia ettiği “muayenehaneye hasta yönlendirmek” ile hiçbir ilgisi yoktur. Ama hekimin tek bir alanda çalışmaya zorlanarak emeğinin ucuzlatılmasıyla doğrudan ilgisi vardır. İşyeri hekimlerinin bir geçiş süreci olmadan derhal işten ayrılmaya zorlanmaları hizmet verdikleri işçilerin sağlık ve güvenliğine zarar verebilecektir. Bu nedenle il sağlık müdürlüklerine bir dilekçe ile başvurabilirler. Dilekçelerinde; çalıştıkları yere ilişkin bilgileri belirttikten sonra işyerinde sağlık hizmetlerinin kesintisiz yürütülmesi gereğine de işaret ederek “her türlü hukuksal haklarım saklı kalmak kaydı ile uygulama işlemleri çerçevesinde gereğini yapabilmem için; Anayasa Mahkemesi’nin 5947 Sayılı Yasaya ilişkin verdiği iptal kararı ışığında 650 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümlerinin uygulanmasının ne şekilde yapılacağına ilişkin bilgilerin tarafıma bildirilmesi talebimi bilgilerinize sunarım. Saygılarımla”
İşyeri hekimliği yapmalarının engellenmesi işlemlerine karşı dayanak KHK hükmünün anayasaya aykırılığını ileri sürerek idari yargıda yürütmenin durdurulması istemi ile iptal davası açabilirler.
3-Tıp Fakültesi öğretim üyeleri:
KHK’ ye göre öğretim üyeleri, yalnızca eğitim ve araştırma faaliyetlerinde bulunmak, döner sermaye faaliyetleri kapsamında gelir elde edilen faaliyetlerde bulunmamak ve hiçbir biçimde ek ödeme almamak kaydı ile mesai sonrası sağlık kuruluşlarında ya da muayenehanelerinde çalışabilecektir. Mesai sonrasında üniversite dışında çalışan öğretim üyelerinin; rektör, dekan, enstitü, yüksekokul ve konservatuar müdürü, bölüm başkanı, anabilim ve bilim dalı başkanı, başhekim ve bunların yardımcısı olmaları yasaklanmıştır.
Öğretim üyeleri, tıp fakültesi dekanlıklarına birer dilekçe vererek, Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’ndan görüş alınarak yapılacak uygulamanın kendilerine bildirilmesini isteyip gelecek yanıta göre mevcut durumlarını gözden geçirebilirler. Bu kapsamda verecekleri dilekçede; Anayasa’nın 130. maddesi ve Anayasa Mahkemesi’nin 5947 sayılı Yasa ile getirilen çalışma yasağını iptal ettiği kararı ışığında fakültede yaptıkları bütün görevleri sıralayıp, tıp fakültesi öğretim üyesi olarak bu görevlerden hangilerini nasıl yapacakları hakkında uygulamayı gösterir bilgilerin verilmesini isteyebilirler.
Tıp Fakültelerinde mesai sonrası serbest çalışan öğretim üyeleri, Anayasanın 130. maddesi uyarınca öğretim üyesi işlevini yerine getirmeye, uygulamalı olarak ileri sağlık hizmeti vererek tıp, tıpta uzmanlık ve yan dal uzmanlık eğitimi vermeye devam etme hakkına sahiptir. Ancak KHK ile getirilen yasak sonucunu temel işlevlerini yerine getirdikleri için muayenehanelerinin kapatılması, özel sağlık kuruluşlarında çalışma ruhsatlarının iptal edilmesi gibi yaptırımlarla yüz yüze gelebilirler. Bu işlemlere karşı dayanak KHK hükmünün anayasaya aykırılığını ileri sürerek idari yargıda yürütmenin durdurulması istemi ile iptal davası açabilirler.
3- Kurum Hekimleri ve Mahalli İdarelerde çalışan hekimler:
Kurum tabiplikleri ile mahalli idarelerde çalışan hekimler, 1219 Sayılı Yasanın 12. Maddesindeki özel düzenleme nedeniyle işyeri hekimliği yapma hakları devam etmektedir.
4- Özel Sağlık Kuruluşlarında, vakıf üniversitelerinde ve muayenehanelerinde çalışan hekimler:
650 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede bu grupta yer alan hekimlerin çalışma koşullarında değişiklik yapan hükümler yoktur.